Spectrum House Araştırma Şirketi, “Depremin Etkileri ve Siyasi Eğilimler” başlıklı saha araştırmasının sonucunu açıkladı.

Araştırma 10-15 Mart’ta İstanbul, Diyarbakır, Ankara, Bursa, İzmir, Antalya, Samsun, Kayseri, Erzurum ve Trabzon’da 1446 kişi ile yüz yüze yapıldı.

Yüzde 24.4’ünün bizzat depremi yaşayanlardan oluştuğu görüşmecilere ilk olarak “Depremde açıklanan yaralı ve ölü sayısını güvenilir buluyor musunuz?” diye soruldu.

Katılımcıların, yüzde 66.7’si “hayır güvenilir bulmuyorum”, yüzde 24.9’u “evet güvenilir buluyorum”, yüzde 6’sı “kararsızım”, yüzde 1.9’u “fikrim yok” ve 0.5’i ise “cevap yok” dedi.

Araştırmaya göre;  “verileri güvenilir bulmayanların” yüzde 72,9’u sosyal medya takipçileri, “güvenilir bulduğunu söyleyenlerin” yüzde 28,1’i televizyon izleyicilerinden oluşuyor.

Araştırmda deprem verilerine güvensizliğin en yüksek olduğu seçmen grubuna da bakıldı.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) seçmeninin yüzde 100’ü “depremde açıklanan yaralı ve ölü sayısını güvenilir” bulmadığını söyledi.

“Güvenilir bulmadığını” söyleyenlerin ikinci sırasında (94,8) HDP, üçüncü sırasında (94,3) İYİ Parti yer aldı.

AKP, seçmenin ise sadece yüzde 50,8’i depremde açıklanan verileri güvenilir bulduğunu belirtti. AKP’ye oy verenlerin  yüzde 9,5’i verilerle ilgili “kararsız” olduğunu söyledi.

Araştırmada “hasar tespit raporlarının güvenilirliği” ile ilgili de soru soruldu.

Görüşmecilerin yüzde 57,4’ü “deprem sonrası verilen hasar tespit raporlarının güvenilir bulmadığını” belirtti.

“Güvenilir bulduğunu” söyleyenlerin oranı ise; 28.7 oldu.

Trafik yasağına 'tedarik süreci' düzenlemesi Trafik yasağına 'tedarik süreci' düzenlemesi

Raporları güvenilir bulmayanların ilk sırasında İYİ Parti ve HDP seçmeni yer aldı. İYİ Parti seçmeninin yüzde 89,8'i, HDP seçmeninin 88.3'ü güvenilir bulmadığını belirtti.

AKP seçmeninin yüzde 58'i, MHP seçmeninin 73.6'sı "hasar tespit raporlarını güvenilir bulduklarını" söyledi.

Katılımcılar, "bir afet durumunda ilk önce yardıma kim gelmeli" sorusuna ilk sırada AFAD (35.7) yanıtını verdi.

Yüzde 29.2'si "hükümet", 13.4'ü "ordu", 5.9'u "belediye", 4.9'u "Kızılay", 2.1'i "madenciler", 1.2'i "bağımsız sivil toplum kuruluşları", 0.6'sı "yabancı arama kurtarma ekipleri", 5.6'sı "hepsi" cevabını verdi.

Görüşmecilerin yüzde 60,7'si "depremden hemen sonra ordu başta olmak üzere kurumların harekete geçirilmemesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna "yanlış buluyorum" derken, yüzde 24'ü "doğru buluyorum" yanıtını verdi.

“Hükümetin deprem başta olmak üzere doğal afet yönetim hazırlığını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise; katılımcıların yüzde 27.6’sı “çok kötü”, yüzde 24.9’u “kötü”, yüzde 17.8’i “iyi” yüzde 14.2’si “çok iyi”, yüzde 13.5’i “ne kötü ne iyi”, yüzde 1.4’ü “fikrim yok” cevabını verdi.

Katılımcılar, “Yaşanan depremde bu kadar yıkım olmasından kimin sorumlu olduğunu düşünüyorsunuz?” sorusuna ise; ilk sırada “hükümet” yanıtını verdi. İkinci sırada “müteahhitler, üçüncü sırada da  “belediyeler” cevabını verdi.

Araştırmada Kızılay ve Ahbap arasında gerçekleşen çadır satışıyla ilgili de soru soruldu. Görüşmeciler, "Kızılay'ın Ahbap ve diğer yardım kuruluşlarına çadır satmasını doğru buluyor musunuz?" sorusuna yüzde 77,9 oranında "yanlış buluyorum" dedi.

"Doğru bulduğunu söyleyenlerin oranı ise; 13.8 oldu.

Deprem için toplanan yardımlara da araştırmada yer verildi. “Deprem sonrası hükümetin ortak yayınla topladığı 115 milyarı amacına uygun kullanacağını düşünüyor musunuz?” diye soruldu. Görüşmecilerin, yüzde 46.7’sı “hayır”, yüzde 38.7 “evet”, yüzde 10.5’i ise; “kararsız” olduğu belirtti.

Kaynak: Bianet