Hafta sonunu tropikal bölge olarak geçirmekteyiz! Ani ve bardaktan boşanırcasına yağmurlar - neyse ki kısa,  şiddetli rüzgarlar - neyse ki o da kısa,  ardından  birden gülümseyen güneş - o da kısa...
 
Ortalık sakinleşince bülbüller cıvıldamaya başlıyor. Dut geldi geçti ama bülbüller yiyemedi! Bülbül çiftleşme zamanı şakıyan bir kuş ki bu da dutların olgunlaştığı zamana denk geliyor. Temmuz ayında ötmelerine ilk kez tanık oluyorum. Güzel olmasına güzel ama kaygılanmamak mümkün değil.
 
İklim krizi artık ayan beyan ortada. Kuzey ülkesi Kanada tarihinin en sıcak günlerini yaşadı ve 100 kişinin bu nedenle yaşamını yitirdiği tahmin ediliyor. Aşırı sıcaklarda yıldırım gibi doğal nedenlerle çıkan orman yangınları kuzey ormanlarını tehdit ediyor.
 
Değişen koşullara uyum sağlamada canlılar çok farklı özellikler gösteriyor. Corona gibi son sürat mutantlar yaratabilen "fazla becerikliler" olduğu gibi, ilk deneyimden dersini alıp bir iki yıl içinde değişen koşullara uyum sağlayabilen bitkiler ve hayvanlar da var.
Birkaç yıl önce ortalama sıcaklık hafızalarındaki değerin üstüne çıktığında pazılar yaprak falan büyütmeyle oyalanmayıp çiçek açmışlardı (neslini sürdürme kaygısı!) Artık yapmıyorlar... Doğal tohumun engin hafızasına son yılın verileri de ekleniverdi!
 
Ders almamakta, acil durum çağrılarına kulak asmamakta direnen yaratıklar da var: insan yaratığı gibi... diyemiyorum. Tüm insanlığı, hatta tüm canlıları, tek yuvamız gezegenimizi felakete sürükleyen ulusötesi şirketler ve onların iktidarı!
 
Biz gene de kirletmemeye, savurganlık etmemeye, çevremize özen göstermeye devam edeceğiz.
 
Haftanız verimli, sofralarınız şen olsun.