Artık Medyayazar tek kişinin değil üç gönüllünün aydınlık bir gelecek için mücadele ettiği mecra haline geldi. Daha fazla içerik, daha iyi gazetecilik ve bizi destekleyenlerin boynunu önlerine eğmeyecek bir mücadeleye talibiz.

Medyayazar’ın 10’uncu yılındaki yazımda gazeteciliğin içinde bulunduğu durumdan değinmiş ve gazetecilikle ilgili bir hayalimden söz etmiştim.

“Hani hep gazetecilik öldü, gazeteci mi kaldı deniliyor ya, ben aksini düşünüyorum. Gazeteciliğin içinde bulunduğu bu durumdan çıkmasının tek yolunun iyi gazetecilik yapmak olduğuna inanıyorum” demiş, bir önceki paragrafta da hayalimi şöyle anlatmıştım.

“Hala vergi mükellefi değiliz, reklam kabul etmiyoruz. Tek bir reklam var, o da mobil sayfamızda ve yazarımıza ait. Hala sitenin benden başka bir çalışanı bulunmuyor.

Hep böyle mi devam edecek diye sorarsanız, net bir yanıtım yok. Ancak hayalimi sorarsanız birden birkaç fazla kişinin istihdam edildiği , çizgisini bozmadan gazetecilik yapan bir site yaratmak istiyorum.”

Bu yazının üzerinden 32 gün geçti. Hayalim gerçek olmadı tabi ki ama bu yolda adımlar atılmaya başlandı. Hem bu adımlardan, hem de önümüzdeki dönemde izleyeceğimiz yayın politikamız hakkında takipçilerimize bilgi vermek istedim. Bu yazı o nedenle yazılmıştır.

O gazete böyle yapıyor, şu site şöyle yapıyor gibi yorumlara girmek istemiyorum. Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, bugüne kadar olduğu gibi farklı olmayı sürdüreceğiz. Yaralamalı trafik kazaları, sıradan adli olaylar bugüne kadar olduğu gibi bizim sitemizde olmayacak. Buna karışıklık iş cinayetleri, kadın cinayetleri. hak ihlalleri, işçi direnişleri, eğitimdeki tarikatvari olaylar, çöken sağlık sisteminde karşılaşılan olaylar hep manşetimizde olacak.

Belediyelerin önemli projelerini elbette en iyi yerden göreceğiz, fakat bilmem nerenin şebekesi değişti haberlerini vermeyeceğiz. Belediye çöp topladı diye haber yapmayacağız, zaten görevi bu. Toplamazsa manşet yapacağız, görevini yapmadığı için…

Bu söylediklerim genel bir tavır. Bizi diğerlerinden ayıracak en önemli özellik ise şudur. Medyayazar Sakarya sol siyasetinin tamamının sesini yansıtmaya taliptir. O şu partili, bu başka partili gibi söylemlere kulaklarımızı tıkayacağız. Haber değeri olan ,sözü kıymetli olan, milyonlarca yoksul insanın özlemlerini, taleplerini , dertlerini, mücadelelerini anlatan her yazıya yer vereceğiz. Sadece bir şeyin dışında olacağız. Bel altı sol içi tartışmalara sitemiz kapalı olacak.

ARTIK YALNIZ DEĞİLİM

Çok uzattım. Asıl yazmam gerekeni hala yazamadım.

Medyayazar şimdiye kadar tek kişinin çalıştığı site olsa da bir yayın kurulu vardı. Bu kurulda Cenk Dik ve Özgül Kahraman ile birlikte görev yapıyorduk. Özgül’ü geçen Araılık ayında sonsuzluğa uğurladık. Şimdi aramıza iki yeni arkadaşımız katıldı. Elif Parla Kurtay ve Yasin Yeter. Önce köşe yazılarıyla katıldılar aramıza, sonra sosyal medya danışmanlığını da üstlendiler, şimdi ise mutfağa girdiler.

Artık Medyayazar tek kişinin değil üç gönüllünün aydınlık bir gelecek için mücadele ettiği mecra haline geldi. Daha fazla içerikle, daha iyi gazetecilik yapmaya ve bizi destekleyenlerin boynunu önlerine eğmeyecek bir mücadeleye talibiz.

Bu arada hukuk danışmanımızdan öz etmemek olmaz. Bugüne kadar bu iş yalnız yürüten Sakarya Barosu eski başkanlarından Av. Zafer Kazan da yalnızlıktan kurtuluyor, yanına kızım Av. Zeynep Başak Güngör geliyor. Onlara da kolaylık diliyorum.

Not 1: Okur eleştirilerine hep açık olacağız, eleştiri aşamasını geçip, siteyi yönetme sınırına gelenler için ne olumlu ne de olumsuz bir sözümüz olacak. Yani cevabımız olmayacak.

Not 2: Çalışanlara ücret ödeyecek misiniz diye sormayın, ödemeyeceğiz. Paranın nasıl kazanılacağını hala bilmiyoruz.