Psikoloji profesörü Anne Cleary liderliğindeki araştırma ekibi, dejavunun ardındaki olası mekanizmalara dair hipotezleri sınamak için bir süredir deneyler yapıyor.

Sanal gerçeklik teknolojisiyle yapılan deneyler, Gestalt aşinalık hipotezi adı verilen teoriyi destekleyen sonuçlar verdi.

1890'da Christian von Ehrenfels tarafından geliştirilen bu hipoteze göre dejavu, bireyin şu anda deneyimlediği sahneyle hafızasındaki bir başka sahne arasında uzamsal bir benzerlik olduğunda ortaya çıkıyor.

Cleary, bu hipotezi, "Örneğin, hasta bir arkadaşınızı ziyarete giderken bir bakım odasının yanından geçtiğinizi hayal edin. Daha önce bu hastaneye hiç gitmemiş olsanız da aşinalık hissiyle şaşkına döndünüz" ifadeleriyle açıkladı:

Kediniz sizi gerçekten seviyor Kediniz sizi gerçekten seviyor

Bu dejavu deneyiminin altında yatan neden, sahne düzeninin (mobilyaların ve mekan içindeki belirli nesnelerin yerleşimi gibi) geçmişte deneyimlediğiniz farklı bir sahneyle aynı olması olabilir.

Araştırma ekibi bu fikri sınamak için katılımcılara sanal gerçeklik gözlükleri taktı. Bu sayede katılımcılar, birçok farklı ortamı deneyimledi ve bu ortamlar dejavu hissini uyandıracak şekilde araştırmacılar tarafından özenle seçilmişti.

Bazı ortamlar aynı eşya düzenini paylaşırken bazıları birbirinden tamamen farklıydı.

Tahmin edildiği gibi, katılımcılar, daha önce izledikleri ama hatırlamadıkları bir sahneyle aynı mekan tasarımına sahip bir başka sahne görünce dejavu hissini yaşama olasılıkları daha yüksekti.

Öte yandan araştırmacılar, dejavunun tek nedeninin uzamsal benzerlik olduğunu iddia etmiyor.

Cleary, yaptıkları deneylerden elde ettikleri bulguları açıklamak için The Conversation'da kaleme aldığı bir yazıda şöyle dedi:

Bir sahneyi veya durumu tanıdık hissettiren bu olguya muhtemelen birçok faktör katkıda bulunuyor. Bu gizemli fenomende rol oynayan ek olası faktörleri araştırmak için ileri araştırmalar yürütülüyor.