Nature Metabolism dergisinde yayımlanan çalışmada, özellikle hayvansal kaynaklı proteinlerde bulunan lösin adlı amino asidin, damar sertliğinde rol oynayan bağışıklık hücreleri üzerinde etkili olduğu belirtildi. Lösin, makrofaj adı verilen hücrelerde mTOR sinyalini tetikleyerek plak oluşumunu hızlandırabiliyor.

Çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, “Yemeklerin yaklaşık %22’si protein içerdiğinde riskli eşik başlıyor” dedi.

Ancak bu alandaki görüşler tamamen net değil. 2023 yılında yapılan daha kapsamlı bir araştırma, yüksek proteinli diyet ile kalp hastalıkları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığını ortaya koymuştu.

Araştırmaya katılmayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın ölçeğinin sınırlı olduğunu belirterek “Bu çalışma kesin sonuçlar sunmasa da bitki ağırlıklı beslenmeye dair kanıtlar artıyor” dedi.

Bitkisel protein kaynaklarının (ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, baklagiller) sağlıklı yaşlanma olasılığını %46 artırdığı, hayvansal proteine dayalı beslenmenin ise bu ihtimali %6 azalttığı daha önceki araştırmalarla da ortaya konmuştu.

Amerikan Kalp Derneği ve Harvard uzmanları, hayvansal proteinlerin aşırı tüketiminin kolesterol ve ölüm riskini artırabileceğini vurgularken, fasulye, mercimek, kuruyemiş ve yağlı balıklar gibi kaynaklardan alınan proteinlerin tercih edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

Uzmanından uyarı: Ağrı kesicilerde yüksek doz ölüm riski taşıyor
Uzmanından uyarı: Ağrı kesicilerde yüksek doz ölüm riski taşıyor
İçeriği Görüntüle

Kaynak: İndependent Türkçe